Anlamadığını anlatmak: Uzayın Gizemleri
A Conversation With Brian Greene
 
 
 
       
 

Bilim ve Eğlencenin Birliği
NOVA — The Fabric of the Cosmos: What Is Space?
Eğitimsizliğin belli bir türü için irrasyonalizmin bir çekiciliği vardır. Uzayın bir cisim gibi bükülmesi ve gene de bu saçmalığın bile olanağı olan süreklilikten yoksun olması, evrenin sonlu olması, zamanın bir başlangıcının olması, sonsuz küçüklüğün gene de bir büyüklük olması, evrensel bir şimdinin olmaması, salt matematiğe boyun eğerek boyun kısalması ve kütlenin artması — tüm bunlar ve daha başkaları Einstein'ın görelilik kuramlarının sıradan belirlenimleri arasındadır. Brian Greene "Uzay gizemlidir," dediği zaman böyle uzayı kabul etmenin yan çıkarsamalarından birini yapar. Kalabalık boşinancı kabul etmede, kahramanlar, peygamberler, önderler yaratmada hiçbir güçlük çekmez çünkü kendisi ancak onlarla birlikte büyür. Einstein bir yıldız olmak için hiçbirşey yapmadı, çünkü yapmasına gerek kalmadı.

Kamuoyu için Newton tanrısaldır — ve Maxwell'e ise hakkı ancak fizikçiler tarafından verilir. Newton bir büyücü idi, Maxwell ise bir bilim insanı. Einstein bir put yapıldı — Poincaré ise aynı kitle tarafından neredeyse hiç bilinmeyen bir addır. Einstein ne dediğini bilmeyen biri idi, Poincaré ise normal bir bilim insanı.

Eddington'un Einstein'ın kuramını düzmece doğrulamasından sonra Einstein hemen bir yıldız oldu — medya anlamadığı ve anlaması ve yargılaması olanaksız bir fenomen ile karşı karşıya idi. Sonra Russell'dan başlayarak bir entellektüeller yığını hiçbir biçimde anlamadıkları ve hiçbir zaman anlayamayacakları çünkü anlaşılması olanaklı olmayan bir masalı yeniden anlatmaya, açıklamaya, çözümlemeye başladı. Anlamadığını anlatma hevesi kendini her yeni kuşakta yeniden göstermektedir. Anlatanlar onları dinleyenlerin anlamadıklarını anladıklarından emindirler. Kültüre katkıları Bilim ve Eğlencenin birliği oldu. Bunda bir kötülük aramak gereksizdir.

 

Eddington's Experiment Was Bogus
To recap the issue, in 1919, Einstein’s General Theory of Relativity was only a few years old, yet academics were eager to put the nightmare of World War I behind them, and show the common bond of the old adversaries. Proving the German’s theory correct was so desired that it suggests that scientists are as objective as the rest of us. The null hypothesis, set up by standard Newtonian Physics, was that there should be a 0.85 arc-second deflection in light from stars behind the sun, while Einstein predicted a 1.7 arc-second deflection.

English physicist Arthur Eddington was a WorldWar I pacifist, and so had a predisposition to mend the rift between German and English academics. He made a trek to the island of Principe, off the coast of West Africa, one of the best locations for observing the eclipse. He used a series of complex calculations to extract the deflection estimate from the data, and came up with an estimate of 1.6 arc-seconds. Data from two spots in Brazil from that same eclipse were 1.98 and 0.86, but Eddington threw out the 0.86 measurements.



   
 
 
       
  NOVA -The Fabric of the Cosmos: What Is Space?
 



   
 
 
       
  Athene's Theory of Everything
 



   
 
 
       
  A Brief History of Time
 

 


www.ideayayinevi.com
25.01.2012