İdea Yayınevi / Fenomenler
site haritası

Aziz Yardımlı
DEVLET USSAL YASA İSTENCİDİR
Türkiye 2007

Yurttaş Toplumunda, özgür istençlerini Yasa yapan Bireylerin toplumunda 'Aydın' kültürün dibi ile, boşinanç kültü ile ortak yaşam içindedir. Kendini karanlık karşısında tanımlar. Varoluş nedenini bulamazsa onu sanrılar, çünkü acınması gereken bir ilkellik ve ürkeklik karşısında korku duyar

 
AYDIN BİR ÖCÜ YARATMAK ZORUNDADIR
Devlet ussal yasa İstencidir, ve ona yaklaşan yasa-tanımaz gelenekçi kişilikleri bile hizaya sokar, onları olabildikleri ölçüde uygarlaştırır, kentlileştirir. Ama böyle erdemsizliklerden korkmak gerçekte daha da büyük bir erdemsizliğin göstergesidir, çünkü hep korkmuş olandan korkmak korkakların büyüğü olmak demektir. Bu duygu kendini paranoya düzeyine dek tırmandırır, ABD, AB ve Japonya'yı düşmanlar yapar, ve "Dünya Barışına Türk Gözdağı" dolayısıyla "III. Dünya Savaşının" kapıda olduğu yolunda gelecekten haberler bile verir. (I. Dünya Savaşı Saraybosna'da sıkılan tek bir kurşunla başladığına göre, bir Cuntadan doğabilecek dünya-tarihsel bir deprem bu işi çok daha kolay başlatamaz mı?) Dünyanın Sonu tasarımı aşksız bir ruhun semptomu ya da bir dementia belirtisi iken, korku ise kendini herşeyden önce nefret ve şiddet ile büyüten İdeolojinin — sağda ve solda o Devlet devirme megalomanyasının — kitle besinidir.
SCHILLER

BEETHOVEN
Avrupa Birliği özgürleşmenin kazanılan ereğidir, çünkü özgürlük insanlığı kültürel ayrımların ötesine ve üzerine, tek bir Yasaya, tek bir Anayasaya, tek bir Türeye, evrensel Türeye ve evrensel Hakka yükselten değişimin biricik olanağıdır. Onda çok-kültürlülük değişmeyen geleneğin, karakteri tutuculuk olan despotizmin, karakteri şiddet olan ideolojinin artıkları olarak postmodern komedyenlerin umutsuz savunusuna terkedilmiştir. Avrupa Birliği modern insanlığın gerçek egemenliğine, özgür İstencinin egemenliğine yürüyüşünde Dünya-Tininin ilk adımıdır.
TURBANDAN TEOKRASİ YARATMAK
 

ÇAĞLAYAN, İSTANBUL, 29 NİSAN 2007. MODERN İSTENÇ.
 
Bir dinadamları sınıfı olmaksızın salt Turban kültüründen bir Teokrasi (ve buna karşı bir Cunta) çıkarsamak ciddiyetin değil ama komplo-kuramcısı bir imgelemin işidir. Bir yanda artık yalnızca hor görülmeye, küçümsenmeye içerlemeden başka bir anlamı ve önemi kalmayan çocuksu turban simgeciliğinin, öte yanda karşılık olarak saatini 100 yıl geri almaya hazırlanıyor görünen ve Dünyanın Sonu duyurusunu yapan geriyatrik Aydının bu arkaik tangolarının üstünde ve ötesinde güzel bir bahar vardır ( ... aslında yaz geldi bile), çiçekler açar ( ... aslında çoktandır açtılar), kuşlar şakır, çocuklar neşeyle oynar, sevgililer öpüşür, ve Tarih Özgürlüğü içindeki Tinin nasıl dönüştüğünü gösterebilmek için bütün bir Cumhuriyet döneminde taş üstüne taş koyamayan Özgürlük kusurlu Aydını kendi sanrıları ile başbaşa bırakarak Özgürlüğe ve Erdeme doğru ilerlemesini sürdürür. Yurttaş — bu Cumhuriyeti kuran büyük insanın ve onun ussal istencini yaşatanların gördüğü gibi — ancak Özgürlük içinde büyür, uygarlaşır, erdemli olur. Demokrasi ancak erdemli bir ulusun istenci ve Devleti olabilir.
 
DEĞİŞEBİLMEK TARİHSEL OLABİLMEK, ASLINDA TARİH OLABİLMEKTİR.
YENİ OLAN ESKİ OLANDAN DOĞAR: GELENEK KENDİNDE MODERNDİR.
 
 
Aziz Yardımlı / İdea Yayınevi / 2014