İdea Yayınevi / Yaşamöyküleri
 
 

‘‘... sıradana gizemli bir görünüş, ... sonluya sonsuz bir anlam verdiğimde, onu romantikleştiririm’’

‘‘... indem ich dem Gewöhnlichen ein geheimnisvolles Ansehen, ... dem Endlichen einen unendlichen Sinn gebe, so romantisire ich es.’’

Romantizm
Novalis (Friedrich Leopold von Hardenberg)
(1772-1801)


Romantizm Dünyayı anlamada, onu yaşamada duygunun ışığını izler — modernizmin soğuk anlağı ile karşıtlık içinde ateşli tutkunun usunu. Romantizm bu düzeye dek Modernizme tepkidir.

‘Romantik’ adını yazın sanatına ilk kez uygulayan Novalis Almanya’da 1798’de şiirde Romantik Okulu kurdu.
Jena (1790) ve Leipzig’de tüze eğitimi gören Novalis 12 yaşında görür görmez aşık olduğu ama üç yıl sonra 1797’de yitirdiği Sophie için ölümü Tanrının yanında daha yüksek bir yaşama giriş olarak kutlayan Hymnen an die Nacht’ı yazdı. Kendisinin de genç yaşta ölmesiyle bir ansiklopedik felsefe dizgesi için çalışması taslak aşamasında kaldı. Yine fragmanları kalan Glauben und Liebe (İnanç ve Sevgi) şiir, felsefe ve bilimi dünyanın allegorik bir yorumunda birleştirir. Onun için şairin ödevi imgelemin gücü yoluyla insan yaşamını bir masal dünyası gibi güzelleştirmekti. Alman Romantikleri arasında en romantik olanı olan Novalis için ‘Romantik’ sözcüğü ‘şiirsel’ demekti.

29 yaşında ölen Novalis Avrupa’nın kültürel bir yeniden doğuşa gereksinim duyduğunu, Avrupa’yı bunalıma düşüren etmenlerin Reformasyon ve Aydınlanma olduğunu düşünüyordu. Reformasyon ve Aydınlanma Avrupa’yı bölüyor, halkı halka, bireyi bireye yabancılaştıran yabanıl bir tinin biçimlenmesine götürüyordu.

Novalis için tılsımlı olan şey yaşamın yalınlığının kendisinden başka birşey değildi. İnsan sıradan varoluşunu ancak baştan sona tinselliğe bürüyerek değerli ve anlamlı kılabilirdi. Ama Avrupa henüz Özgürlüğün yalnızca dilediğini yapmak olmadığını, İstencin Duyunç da olduğunu, Düşüncenin Duygu ve İnanç ile de uyum içinde olması gerektiğini anlamış olmaktan uzaktı. Novalis'te (ve daha sonra Rousseuau'da) Romantizm moral duygu ile birlik içinde despotik Aydınlanmanın dolaysız, düşüncesiz, duyunçsuz İstencine karşı, modern yararcılık tinine karşı bir tepki karakterini taşıdı. Görgücülüğün nihilizme ve materyalizme evrimi henüz gelecekte yatıyordu.

Avrupa'da Romantik Tin duygusuz nihilizme karşı duygusal almaşık olarak modernist usun önünde geriledi, saçmanın, usdışının, güç-istencinin saldırganlığı yüreğin öznelliğini püskürttü. Konser salonlarına, kitap sayfalarına ve birkaç saf yüreğe sığınmak zorunda kalan Romantik tinin iyimserliği yerini büyük ölçüde nihilist ve pozitivist kötümserliğe bıraktı.

Romantizm usa karşı duygunun, düşünceye karşı yüreğin birincilliğidir. Us ve Duygu çatışmak zorunda değildir. Tam tersine, kendilerinde, eş deyişle kavramlarında uyum içindedirler. Gerçek sevgi gerçek insanın gerçek insan için duygusudur. İnsanlığı bekleyen yazgı budur, çünkü varoluş ussaldır. Ama duygunun us pahasına başatlığı dengesizliktir, ve bu dengesizliğin hiç kuşkusuz dereceleri vardır. Duygunun saltık birincilliği hastalık, giderek deliliktir. Düşüncenin birincilliği ise Romantizmin karşı çıktığı Aydınlanmanın karakteridir. Ve gene de Aydınlanmanın "Us" dediği şey sıradan, bayağı anlaktır. Locke'dan Hume'a, Kant'a tüm Aydınlanma düşünürleri gerçekte insanlık duygusundan çeşitli derecelerde yoksun kuşkucular idiler. Köleliği savundular, ırkçılığı savundular, Aydın despotizmini savundular ve "insanın yamuk tahtasından düzgün hiçbirşey yapılamayacağı" kanısında idiler.

 
(Friedrich Leopold Baron (Freieherr) von Hardenberg) 2 Mayıs 1772- Ağustos 1801. Kendini ‘de Novali’ olarak adlandıran ailesinin bilinen kökleri 13’üncü yüzyıla dek uzanıyordu.  
Novalis (Friedrich Leopold Baron (Freieherr) von Hardenberg) 2 Mayıs 1772’de Prusya Saksonya’sında Oberwiederstedt’da ailenin ikinci çocuğu olarak doğdu. Alman Romantik düşüncesi üzerinde büyük etkisi olan şair ve kuramcının ailesi Protestan Aşağı Sakson soyluluğuna aitti ve Novalis takma adı ailenin daha önceleri kullandığı ‘de Novali’ adından geliyordu.

1781
’de Friedrich Schiller’in bir dostu olan özel öğretmen ve tanrıbilimci Carl Christian Erhard Schmid tarafından eğitildi.

1785’de babanın Dürrenberg Kösen ve Artern Tuz İşletmeleri Müdürlüğüne atanmasından sonra aile Weissenfels’e taşındı.

1788’de ilk şiirlerini yazan genç Novalis daha sonra tüze eğitimi için 1790 Ekiminde Jena Üniversitesine girdi. Felsefe ve tarihe de ilgi duyarak orada Kantçı felsefeci K. L. Reinhold ve ayrıca Friedrich Schiller tarafından verilen dersleri izledi. Orada hastalığı sırasında ilgilendiği Schiller ile kişisel dostluğu başladı.

1791 Nisanında ilk şiiri ‘‘Genç Bir İnsanın Yakarısı’’ C. M. Wieland’ın ‘‘Neuer Teutscher Merkur’’ünde ‘‘v. H.’’ imzasıyla yayımlandı. Daha sonra Ekim ayında matematik, tüze ve felsefe eğitimi için Leipzig Üniversitesine girdi. Ertesi yıl yaşam boyu dost olacağı Friedrich von Schlegel (1772-1829) ile tanıştı, Immanuel Kant ve Johann Gottlieb Fichte’nin felsefi düşüncelerini öğrendi. Leipzig’den Julie Eisenschmidt adında genç bir kadına aşık oldu. Babası araya girdi. Daha sonraki bir mektubunda Friedrich babasına asker olma niyetinden söz etse de ailenin parasal durumundaki zayıflık nedeniyle bu tasarı suya düştü.

Annesi: Auguste Bernardine von Hardenberg (von Bölzig)
(1749-1818).
Pietist. 9 çocuğu oldu.
Babası: Heinrich Ulrich Erasmus von Hardenberg
(1738-1814)
Pietist;
Tuzla müdürü

Eğitimini 1793’te Wittenberg’de tamamladıktan sonra ailesinin yanına döndü ve aynı yıl Saxon hükümetinin Weißenfels’deki tuzlasında bir sekreter olarak çalışmaya başladı.

Sophie (1782-1797).

17 Kasım 1794’te Tennstedt yakınlarında Grüningen’e bir aile ziyaretinde o sıralar 12 yaşında olan Sophie von Kühn (doğumu 17 Mart 1782) ile karşılaştı. Kardeşi Erasmus’a ‘‘bir çeyrek saatte’’ yaşamına karar verdiğini yazdı.

1795’t e Novalis Jena’da Profesör F. I. Niethammer’e bir ziyareti sırasında Friedrich Hölderlin (1770-1843) ve idealist felsefeci Johann Gottlieb Fichte (1762-1814) ile tanıştı. Sonbaharda Fichte’nin felsefesini incelemeye başladı. 15 Martta Friedrich ve Sophie ailelerin bilgisi olmadan gizlice nişanlandılar. Ama ilk kez o yılın sonbaharında yatağa düşen Sophie bir yıl sonra Jena’da ilki 5 Temmuzda olmak üzere üç kez ameliyata alındı. Aralıkta durumu ağırlaştı.

Oberwiederstedt Manor, Novalis’in dıoğduğu ev. Konut şimdi Novalis Müzesidir ve aynı zamanda Erken Romantizm Araştırma Özeği olarak işlev görmektedir.


1797’de durumu gün geçtikçe kötüleşen Sophie nişanlısı Novalis’in son ziyaretinden bir hafta sonra 19 Mart 1797’da tüberkülozdan öldü. Novalis duyduğu derin üzüntüyü Hymnen an die Nacht’ta anlattı (1800; Geceye İlahiler). Aralarına düzyazıların dağıldığı altı şiirde Novalis geceyi, ya da ölümü Tanrının önündeki daha yüksek bir yaşama giriş olarak kutlar ve kendi ölümünden sonra Sophie ile ve bütün evren ile gizemli bir sevgi birliği için beklentisini anlatır.

Novalis o yıl Freiberg Akademisine girerek madencilik, matematik ve kimya eğitimi gördü. 1 Aralıkta Leipzig’de F. W. J. Schelling ile tanıştı.

29 Martta 1798’de A.W. Schlegel ile birlikte Weimar’da Goethe ile, Jena’da Schiller ile görüştü. 25-26 Ağustosta Schlegel kardeşler, Schelling, Tieck ve başkaları ile birlikte Dresden müzesinin ünlü galerisini ziyaret etti.

Athenaeum dergisinin Nisan ayında çıkan ilk sayısında Hardenberg’in Çiçektozu (Blütenstaub) başlıklı bir fragmanlar derlemi NOVALIS takma adı altında kapsandı.

Julie von Charpentier (1776-1811)

Aynı yıl Julie von Charpentier (1776-1811) ile benzer olarak tören yapmadan nişanlanan Novalis bir yıl sonra, 1799’da, Weissenfels tuzlasında madenlerin gözetimi ile ilgili bir işe atandı.

21 Temmuz 1799’da Tieck ile birlikte Weimar’da Goethe’yi ziyaret etti.

Julie von Charpentier ile evlenemeden 1801 Ağustosunda tüberkülozdan öldü.

Novalis-Haus, 24 Klosterstrasse, Weissenfels. Novalis’in babası Hardenberg’li baron Erasmus 1786’da bu eve yerleşti. Novalis 25 Mart 1801’de bu evde öldü.

Novalis’in son yılları hayranlık verici bir düzeyde yaratıcıydı. İdealizm üzerine kurulu bir ansiklopedik dizge taslağı hazırladı, ve gerçek şiirsel yapıtları bu döneme aittir. Yaşamı sırasında çıkan iki şiirler derlemi Blütenstaub (1798; ‘Çiçektozu’ ya da ‘Polen’) ve Glauben und Liebe(1798; ‘İnanç ve Sevgi’) dünyanın alegorik bir yorumunda şiir, felsefe ve bilimi birleştirme girişimini gösterirler. Goethe tarafından kendisine o sıralarda yayımlamaması salık verilen bu yapıtta Novalis evrensel bir idealizmin tüm insan hükümet biçimlerini ortadan kaldıracağı inancına anlatım verir (ilk yayım 1826). Ünlü mitolojik aşk öyküsü Heinrich von Ofterdingen (1802) Avrupa Orta Çağlarının idealize edilmiş bir görünüşü içersine kuruludur, ve genç bir şairin gizemli ve romantik arayışlarını betimler. Bu öykünün başlıca imgesi olan mavi çiçek Novalis’i seven Romantikler arasında yaygın olarak Romantik özlemin simgesi olarak kabul edildi. Die Christenheit oder Europa’da (1799; ‘‘Hıristiyanlık ya da Avrupa’’), Novalis ekinsel, toplumsal ve düşünsel birliği Reformasyon ve Aydınlanma tarafından yokedilen bir Avrupa’yı yeniden kurmak için evrensel bir Hıristiyan kilise çağrısını anlatır.

 

‘‘Der Traum ist oft bedeutend und prophetisch, weil er eine Naturseelenwirkung ist — und also auf Assoziationsordnung beruht. Er ist wie Poesie bedeutend — aber auch darum unregelmäßig bedeutend — durchaus frei’’ :: ’’ Düş sık sık anlamlı ve peygambercedir, çünkü doğal ruhun bir etkinliğidir — ve öyleyse çağrışım düzeni üzerine dayanır. Şiir gibi anlamlıdır — ama yine bu nedenle kuralsız olarak anlamlıdır — baştan sona özgür.’’

 

Aziz Yardımlı / İdea Yayınevi / 2014